Uçurtan aşkı uçurtmalarla savuran yellerde buğday saçlarını avuçlarım karanlığında gözlerin karasını saklayan bir arzunun istemsiz yakarışlarını anlatan düşünsel rüyalardı, uyanıklığın mağrurluğu elma kırmızısı düşlerle gelen hüznün akan giden sevdasız yolunda çıplak bir çocuğun ağlayışlarıydı ve ben avuçlarım dolusu gözyaşını kelebeklere saldım. E.Ö
2 Ekim 2011 Pazar
Sığacık ''Teos - Τέως'' Vol. I - Seferihisar - İzmir / Türkiye
Las Ketchup-Asereje
Friday night it’s party time
Feeling ready looking fine,
Vine Diego rumbeando,
With the magic in his eyes
Checking every girl in sight,
Grooving like he does the mambo
He’s the king bailando el ritmo ragatanga
And the DJ that he knows well,
On the spot always araound twelve,
Plays the mix that Diego mezcla con la salsa
Y la baila and he dances y la canta
Asereje ja de je de jebe tu de jebere seibiunouva,
Majavi an de bugui an de buididipi,
Asereje ja de je de jebe tu de jebere seibiunouva,
Majavi an de bugui an de buididipi,
Asereje ja de je de jebe tu de jebere seibiunouva,
Majavi an de bugui an de buididipi,
Many think it’s brujeria,
How he comes and dissappears,
Every move will hypnotize you,
Some will call it chuleria,
Others say that it’s the real
Rastafari afrogitano
He’s the men alli en la disco,
Playing sexy feeling hotter,
He’s the king bailando el ritmo ragatanga
And’the DJ that he knows well,
On the spot always around twelve,
Plays the mix that Diego mezcla con la salsa
Y la baila and he dances y la canta
...stresatmakiçin...
1 Ekim 2011 Cumartesi
5 Eylül 2011 Pazartesi
Gökada
Nice uykusuz gecelerde seyirten
bir gaz lambasının parlak ışıltısı,
bekleye bekleye kavak yelleri altında
yeşil bir kurbağa;
hiç unuturmuyum evin küçük havuzunu
ve içinde şeytan böcekleri,
öyle demişlerdi öyle bilmiştim;
göğün karasında bunca yıldız
gecede bunca derin sessizlik
ne görmüştüm ne de duymuştum,
belki ömrümün tek baharı
gün değil geceydi bir andığım;
tüm sitemlerim ve sorduklarım
neyin değişebileceği ya da değişmezliği,
bir tek günüm var mıydı ağlamadan,
çevrelenmiş adamız gölle
içinde yeşil bir kurbağa.
bir gaz lambasının parlak ışıltısı,
bekleye bekleye kavak yelleri altında
yeşil bir kurbağa;
hiç unuturmuyum evin küçük havuzunu
ve içinde şeytan böcekleri,
öyle demişlerdi öyle bilmiştim;
göğün karasında bunca yıldız
gecede bunca derin sessizlik
ne görmüştüm ne de duymuştum,
belki ömrümün tek baharı
gün değil geceydi bir andığım;
tüm sitemlerim ve sorduklarım
neyin değişebileceği ya da değişmezliği,
bir tek günüm var mıydı ağlamadan,
çevrelenmiş adamız gölle
içinde yeşil bir kurbağa.
E.Özdemir
Düşlerle Gelen
Uçurtan aşkı uçurtmalarla
savuran yellerde buğday saçlarını
avuçlarım karanlığında
gözlerin karasını saklayan
bir arzunun istemsiz yakarışlarını
anlatan düşünsel rüyalardı,
uyanıklığın mağrurluğu
elma kırmızısı
düşlerle gelen hüznün
akan giden sevdasız yolunda
çıplak bir çocuğun ağlayışlarıydı
ve ben
avuçlarım dolusu gözyaşını
kelebeklere saldım.
E.Özdemir
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)